Akdeniz Üniversitesi Sosyal Politika ve Göç Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi (ASPAG) ile Friedrich Ebert Vakfı Türkiye Temsilciliği tarafından göç konferansı düzenlendi. Konferansa ASPAG’ın Danışma Kurulu üyeleri ile Antalya İş Kur, Antalya Ticaret ve Sanayi Odası, Antalya Kent Konseyi, Antalya Ukraynalılar Derneği gibi kurum ve kuruluşların temsilcilerin yer aldığı 30’un üzerinde uzman ve araştırmacı katıldı. Konferansın ilk sunumlarını göç konusunda birçok araştırması bulunan ve çeşitli üniversite ve kuruluşlarda konferanslar veren uzmanlar yaptı.
UKRAYNA SAVAŞININ GÖÇE ETKİSİ
Konferansa katılan Karabük Üniversitesi öğretim üyelerinden Dr. Öğr. Üyesi Yuliya Biletska ise özellikle Türkiye’deki Ukraynalılar konusundaki sorunları ele aldı. Ankara Ukraynalılar Derneği başkanı da olan Dr. Biletska, Türkiye’ye gelen Ukraynalıları Rusya’nın saldırılarından önceki ve sonraki tarihlerde değerlendirerek Haziran 2020’de 16.000 civarında olan sayının Ekim 2022’de 442.000’e çıktığına dikkat çekti. Bunların sadece yaklaşık 41.000’inin Türkiye’de kaldığını belirten ancak burada kalanlarla ilgili büyük bir belirsizliğin de sürdüğünü tespit eden Dr. Biletska, savaştan kaçıp Türkiye’ye sığınan Ukraynalıların turist mi, sığınmacı mı olduğu konusunda ciddi belirsizliklerin olduğunu ifade etti.
GÖÇÜN İNSANI BOYUTU KONUSUNDA BAŞARILIYIZ
Türkiye’nin Göç Politikaları ve Sonuçları başlıklı sunum yapan Galatasaray Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Didem Danış, göç politikaları konusunda Türkiye’nin hem göç alan hem de göç veren bir ülke olarak farklılığını vurguladı. Doç. Dr. Danış, Türkiye’nin göçün insani boyutu konusunda birçok hizmet alanında başarılı olduğunu vurgulayarak, yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşlarının sürece daha fazla katkı verebilmesi için göç konusunda bilgilendirme konusunun daha açık olması gerektiğine dikkat çekti.
YERLİLEŞEN YABANCILAR
Muğla Üniversitesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Muammer Tuna, Türkiye’de yaşayan yerleşik yabancılarla ilgili son yaptığı araştırmanın sonuçlarını paylaştı. Prof. Tuna, “Yerlileşen Yabancılar” olarak sözünü ettiği ve Türkiye’de yaşayan yerleşik göçmenlerin, sosyal çevreleriyle kayda değer bir sorunlarının olmadığına dikkat çekerek sözü geçen göçmenlerin özellikle homojen bir grup olmadıklarını vurguladı. Prof. Tuna, bunların büyük bir kısmının Türk kültürü ile haşır neşir bir şekilde yaşamalarına karşılık, diğer bir kısmının ise kendi içine kapalı ve dışarıyla izole bir hayat sürdüklerini de tespit ettiğini belirtti.
GÖÇÜN ANTALYA BOYUTU TARTIŞILDI
Göçün Antalya boyutu konusunu da Antalya Kent Konseyi Başkanı Semanur Kurt ve Antalya Konyaaltı İlçesi Yabancılar Meclisi Başkanı Zera Vareldzhi değerlendirdi. Semanur Kurt, Antalya’da yaşayan göçmenlerin Kent Konseyi çalışmalarının önemli bir parçası olduğunu vurguladı. Kırım göçmeni olarak uzun yıllardır Antalya’da yaşayan Zera Vareldzhi ise Konyaaltı ilçesinde Yabancılar Meclisi ile güzel bir iş birliği ortamı oluşturduklarına dikkat çekti. Çeşitli göçmen kuruluşlarının temsilcilerinden oluşan Yabancılar Meclisi’nde yaklaşık 20’nin üzerinde sivil toplum kuruluşu temsil edildiği bilgisi paylaşıldı. Ayrıca daha önce Rusya ve Ukrayna ile imzalanan ikili sözleşmelerin savaş sonrası aynen uygulanmaya devam ettiği vurgulanarak, savaş mağduru konumundaki Ukraynalı vatandaşların turist muamelesi görerek Türkiye’de dezavantajlı konuma düşmemeleri için düzenleme yapılması gerektiği kaydedildi.
KURUM ÇALIŞANLARINA GÖÇ KONUSUNDA EĞİTİM
Programı değerlendiren ASPAG Müdürü Prof. Dr. Erol Esen, ASPAG’ın birebir birlikte çalıştığı veya çalışmayı planladığı paydaşları buluşturup gelecek planlaması yapıldığını belirterek, konferans sonuçlarının yeni öğretim yılında planlanacak faaliyetler açısından çok yararlı olduğunu dile getirdi. Göç alanında faaliyet gösteren kamu ve sivil toplum kuruluşlarına eğitim desteği vereceklerini açıklayan Prof. Dr. Esen, “2023 Mart ayında başlatılacak bir proje çerçevesinde bölgedeki kurum ve kuruluş çalışanlarının göç konusunda kapsamlı bir şekilde eğitimi planlanmakta. Ayrıca yine ASPAG’ın çalışmaları arasında bulunan ve 2023-2024 öğretim yılında başlaması öngörülen Göç ve Sosyal Politika yüksek lisans programı bulunuyor.” dedi. Konferansı İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gökhan Akyüz, Akdeniz Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hilmi Demirkaya’nın da aralarında olduğu çok sayıda öğretim üyesi de takip etti.
Son güncelleme : 22.01.2024 17:23:54